Konçerto Ne Demektir - Konçerto Hakkında Bilgi

SeLeN

Yönetici
Editör
#1
Sponsorlu Bağlantılar
Konçerto ne demek anlamı,
konçerto nedir


Konçerto, İtalyanca concerto, müzikte or*kestra ile beraber çalacak bir solo çalgı için yazılmış çalgısal kompozisyona verilen isimdir. Solo çalgıyla orkestranın dönüşümlü olarak, birbirleriyle yarış halinde ya da bir arada çalmasına dayanır.
Konçertonun öncüsü 17. yüzyıl sonuyla 18. yüzyıl başlarının konçerto grossosuydu. Arcangelo Corelli ve George Frideric Handel, bir grup çalgıcının daha kalabalık bir grupla karşılıklı çaldığı bu türde çok sayıda yapıt besteledi. Johann Sebastian Bach ünlü Brandenburg Konçertolarında ilk kez solo çalgılara yer verdi. Antonio Vivaldi ve Handel de solo çalgı ve orkestra için konçerto yazmaya başlayarak sonradan standart hale gelen üç bölümlü formu geliştirdiler. Vivaldi’nin katkısı olan virtüöz sololar ve kendini ifadeye yönelik pasajlar sonraki besteciler tarafından örnek alındı. Bu geleneğin Bach’ın oğulları ve onların çağdaşlarınca sürdürülmesinden sonra Wolfgang Amadeus Mozart gerek biçim yetkinliği, gerekse anlatım derinliği bakı*mından bu türe eşsiz bir katkı oluşturan 27 piyano konçertosu besteledi. Bu dönemde barok dönemdekine göre daha uzun ve karmaşık hale gelen konçertolarda armoni*nin ve solo çalgının kullanılışında çok daha cüretli uygulamalara yer verildi. Kendisi çok usta bir piyanist olmakla birlikte Mozart konçertolarında gösterişe ağırlık vermedi. Onun getirdiği yenilikleri beş piyano kon*çertosu ve tek keman konçertosu ile daha ileriye götüren Beethoven de bu konuda benzer bir yaklaşımı benimsedi. Hem Mo*zart’ın, hem de Beethoven’in konçertoların*da birinci bölümler, birbirinden değişik uygulamalar içerse de genellikle sanat biçi*minde, ikinci bölümler ise şarkı biçimindey*di (ABA); final ise alışılmış olduğu gibi bir rondodan oluşuyordu. Romantik dönemde konçerto bir virtüöz- lük gösterisine dönüştü. Robert Schumann ve Johannes Brahms orkestranın rolünü büyük ölçüde artırırken Felix Mendelssohn ve özellikle Frederic Chopin ile Franz Liszt de konçertonun biçimini yumuşatıp solocu*nun rolünü artırdılar. Niccolö Paganini çok sevdiği keman için yazdığı konçertolarda bu çalgıyı özellikle öne çıkardı. Çaykovski kendine özgü ruh halini yansıtan 3 piyano ve 1 keman konçertosunda yapısal açıdan oldukça özgür davrandı. Edvard Grieg ve Sergey Rachmaninoff ise kavramsal düzeyde özgün, ama büyük ölçüde romantik konçertonun yapısına denk düşen konçertolar yazdılar. Edward Elgar’ın keman ve viyo*lonsel konçertoları da 20. yüzyılda yazılma*larına ve duygusal açıdan İngiliz özellikleri taşımalarına karşın Brahms’ın öngördüğü kurallara uygundu. -
Yakın zamanların seçkin bestecilerinden Bela Bartök, Igor Stravinsky, Arnold Schoenberg, Alban Berg, Dmitri Şostakoviç, Benjamin Britten ve Sir Michael Tippett konçerto türüne önemli katkılarda bulundu. Müziğin başka alanlarında olduğu gibi kon*çerto da 20. yüzyılda çeşitli kompozisyon biçimlerine uyarlandı. Solo çalgının çoğun*lukla orkestra ya da çalgı topluluğuna karşıt bir konuma yerleştirildiği, piyanonun eski*sinden daha şiddetli vuruşlar için kullanıldı*ğı görüldü.
Günümüze yaklaştıkça besteciyi solo çalgı ve orkestra için kompozisyonlarında daha da özgür kılmak için konçerto teriminden tümüyle vazgeçilmeye başladı. Bununla bir*likte Elliott Carter, Thea Musgrave, Hans Werner Henze ve Alexander Goehr biçimi kendilerine özgü yorumlamalarına karşın çoğunlukla konçerto terimini korudular.
 
Üst