Japon Dili Hakkinda Bilgiler

NeslisH

Özel Üye
#1
Sponsorlu Bağlantılar
JAPON DiLi
Bugun Japoncanin kokeni,nerden geldigi konusunda herhangi bir belgeye raslamak mumkun degildir.Ancak yazi sisteminin temelini olusturan 'kanji' V. yuzyilda Cin'den alinmistir.Yapi olarak Cince ile uzaktan yakindan bir ilgisi olmamasina karsin yazi sisteminin cok benzemesi nedeniyle disardan bakildiginda iki dil arasinda cok benzerlik varmis gibi algilanir.
Dizilim bakimindan Turkce gibi Ural-Altay Dil Grubuna dahil olan Japonca, fonotik acidan Malay-Polonezya grubuna sokulur. Turkce kadar gelismis, detayli bir dil olmamakla birlikte iki dil arasinda oldukca fazla benzerlik vardir. Herseyden once cumle dizilisleri aynidir. Yani ozne, tumlecler ve yuklem seklinde...
Japonca'nin cok detayli, oturmus bir dil olmayisi nedeniyle bu dilde ortaya konan sanat eserleri de cok kisitli kalmistir.
Japoncayi diger dillerden ayiran en onemli ozellik sokakta konusulan dilin, ilkkez karsilasilan biriyle konusurken kullanilabilecek nispeten daha resmi bir dilden, bu dilin de saygi duyulmasi gereken biriyle konusulan dilden bariz farklari vardir.(Burda 'dil' olarak adlandirilan sey bagimsiz bir dil degil,ayni anlamdaki kelimelerin farkli sekillerde soylenebilecegi durumlari ifade eder)
Mesela, samimi bir arkadasiniza telofon actiginizda, "Suzuki san orada mi?" demek icin "iru" kelimesini kullanmak yeterli olur. Ancak telefonda ilkkez gorustugunuz birisi icin daha kibar formlari olan "irimas" ya da "irimasu" tercih edilmelidir. Ancak konusmak istedigimiz kisi rektor, belediye baskani gibi mevki sahibi kisilerse "irashshaimasu" ve hatta cok daha kibar formu olan "irashshaimas deshou ka" kullanilmalidir. Ayni anlamdaki sozcugun bes farkli durumda bes farkli sekilde soylenmesi dilin en ilginc yonlerinden biridir.


Cok kisinin bilmedigi bir seyde M. Kemal Ataturk'un Japonca bildigidir. Osmanli doneminin son zamanlarinda Osamnli imparatorlugu tarafindan Japonya'ya bazi incelemeler yapmak icin yollanan Ertugrul Firkateyni Nara yakinlarinda kayaliklara carparak batar. (Bugun burada Turk bayragi dalgalanan bir anit da var) Japon devleti uzuntulerini bildirmek icin Anadolu'ya bir heyet gonderir.Osmanli devleti heyetin hemen geri donmemesini, bir muddet kalip fikir alis-verisinde bulunulmasini talep eder ve secilmis yedi subaya Japonca ogretilmesini ister. O secilmis yedi subaydan birisi de, sonradan Turkiye Cumhuriyeti devletinin kurucusu olacak olan M.Kemal Ataturk'tur...

Japonca kanji, hiragana ve katakana olmak uzere uc farkli sistemde yazilari icerir. Kanjiler daha once belirtildigi gibi Cin kokenli olup orjinal haliyle 40 binin uzerindedir. Bugun ise bir Cinli icin 5000 rakami oldukca fazla kanji bilindigi anlami icerir. Japonya'da ise Hiragana ve Katakana kullaniminin olmasi nedeniyle daha az kanji kullanilmaktadir. 1981 yilinda hukumetin almis oldugu kararla birlikte her Japon vatandasinin aldigi zorunlu ogretim boyunca en cok kullanilan 1945 adet kanjiyi ogrenmis olmasi zorunludur. Ancak Japonya'da universite ogrencilerinin bile her gazeteyi rahatlikla okuyabildiklerini soylemek dogru olmaz...

Hiragana ve Katakanayi ifade eden 'Kana' yazi sistemi ise Meici doneminden sonra ortaya cikmis, ozellikle cocuklar ve yabancilarin dili ogrenmesini kolaylastirmak amaciyla kanjilerden turetilmis sembollerdir.

Hiragana ve Katakana ile herseyin yazilmasi mumkunken nicin kanjilere ihtiyac duyulmustur o zaman? Bunun en onemli nedeni ayni sesin bircok farkli anlami ifade edebilmesi elbette. Soz gelimi "atsui" kelimesi hem 'sicak' hem 'kalin' anlamina gelip hiraganada yazilmasi halinde hangisi oldugunu anlamak imkansiz olur. Ancak ayni ses olmasina karsin bunlarin farkli kanjilerle ifade edilmeleriyle bu sorun ortadan kalkmis olur.


"Universite" anlamina gelen "daigaku" kelimesi kanjiyle baska, hiraganayla daha baska sekilde ifade ediliyor dogal olarak.... Katakana ise yabanci kelimelerin yazilmasi icin kullanilirlar. Mesela Turkiye,supermarket, Mc donalds... gibi.Ancak Japonca'da ses cesitliligi cok az oldugundan katakana semboller bu seslerin orjinallerinin ancak benzerlerini ortaya cikartabilirler. Mesela ingilizcede "torki" olarak telahfuz edilen Turkiye Japonca'da katakana ile "toruko" olarak yazilir. Yine "mek danilds" olarak telahfuz edilmesi gereken kelime Japoncada "makudonarudo"dur. Ayni mantikla diger bir cok dil icin gecerli olan "ozel isimler degismez" kurali Japonca icin gecerli degildir."Emrah"in 'Emurafu' olarak soylenmesi gibi.

Bu nedenle Japonya'da yabanci dil ogrenimi cok zordur. Bir Japonun ingilizce konusabilmesi icin herseyden once bu sesleri cikarmayi ogrenmesi gerekir. 20 yasina gelinceye kadar kendi alfabesini tam olarak zarzor ogrenebilen biri icin yabanci dil birde bu yuk sayesinde buyuk bir kulfet haline gelir. En cok karsilasilan sorun Japonca'da olmayan "L" ve "ti" seslerinin diger dillerde cok fazla kullanilmasindan kaynaklanan sorundur. Ayrica Japonca'da a,e,u,i,o ve n disindaki sesler harf degil hecedir. Ta,su,me,bo,wa,ki...gibi. Bu durumda bir Japonun mesela "tesekkur ederim" demesi icin "te-sek-ku-ru e-de-ru-mu" disinda birsey soylemesi icin olaganustu gayret sarfetmesi gereklidir.

Japonca Turkce'dekinden cok daha fazla ve birbirinden farkli lehceleri barindirir. Ozellikle Kyushu, Osaka ve Okinawa lehceleri digerlerine gore oldukca farkli iken Tokyo lehcesi standart Japoncayi olusturur. Standart Japoncada simdiki zaman formu kelimenin "te" formu denen haline "-imas" eklenerek yapilir. Mesela "yemek yiyorum" demek icin kullanilan yuklem 'tabete imas'tir. Oysa Kyushu'da bu yuklem 'Tabeyouru' olarak degistirilir. Turkce ile Japonca sadece yapi olarak birbirine benzemekle kalmaz,ayni zamanda bazi kelimeler ayni ya da benzer seyleri ifade ederler.


Japonca'da "iyi" anlamina gelen "ii","tepe" analamina gelen "teppen","kama" anlamina gelen "kama","ak" anlamina gelen "haku","su" anlamina gelen "sui","cay" anlamina gelen "cha","yamac" anlamina gelen "yamaci","yabani" anlamina gelen "yabancin" ve "avare" anlamina gelen "aware" Turkcede de ya ayni,ya da benzer sekillerde telahfuz edilir.
 
Üst