mebni ve murab
1-MEBNİ ve MURAB: Arapçada, kelimeler cümle içinde bulundukları, yani yalın halden çıkıp cümle içinde bir görev aldıkları zaman, bazı kelimelerin sonlarında, o kelimelerin cümle içindeki durumuna göre değişiklik olur, bazılarınınkinde değişme olmaz
Öğrenci öğretmeni dinledi استمع التلميذ الى المعلم
Öğretmen öğrenciyi imtihan etti امتحن المعلم التلميذ
التلميذ kelimesi, ilk cümlede fail olduğundan, ötre ile, ikinci cümlede ise, mefulun bih olduğundan üstün ile harekelidir
المعلم kelimesi ise ilk cümlede, cer harfi olan الى dan sonra geldiğinden esre ile, ikinci cümlede, fail olduğu için ötre ile harekelidir
Böyle, cümle içindeki durumuna göre sonunun harekesi değişen kelimeye murab denir
Bazı kelimeler ise, cümle içinde hangi görevde ve durumda bulunursa bulunsun, kelimenin sonunda hiçbir değişiklik olmaz
Olduğun yerde dur قف حيث انت
İstediğimiz yere gideriz نذهب الى حيث نشاء
Böyle, cümle içindeki durumu ne olursa olsun, son harfinin harekesi asla değişmeyen, hep aynı olan kelimelere mebni denir
Arapça kelimede esas olan, kelimenin mu’rab oluşudur Mebni kelimeler azdır
MEBNİ KELİMELER: Mebni (sonu değişmeyen) kelimelerin başlıcaları şunlardır:
a)İsim cinsinden: 1-İşaret isimleri 2-Zamirler 3-İsmi mevsuller 4-Şart isimleri
5-Soru isimleri 6-Bazı zarflar 7-Bazı sayılar (11-19 arası)
b)Fiil cinsinden: 1-Mazi 2-Emir 3-Sonunda te’kit nunu olan muzari fiil
c)Harf cinsinden: Bütün harfler
2-ŞART EDATLARI (İki fiili muzariyi cezm edenler): İki fiili muzariyi birden cezmeden edatların başlıcaları şunlardır; bunlara şart isimleri de denir
1- من Kim çok okursa bilgisi artar معرفته من يقرأ كثيرا تزدد
2- ما Ne iyilik yaparsanız Allah onu bilir ماتفعلوا من خير يعلمه الله
3- ان Okursan anlarsın ان تقرأ تفهم
4- اذما Koşarsan yorulursun اذما تجر تتعب
5- مهما Ne yaparsan onu bulursun مهما تفعل افعل
6- متى Ne zaman yalan söylersen hor görülürsün متى تكذب تحقر
7- ايان Ondan ne zaman yardım istersen sana yardım eder أيان تستنجد به ينجدك
8- اى Kimi sayarsan sayarım أيا تحترم احترم
9- اين Nerede olursanız olun ölüm size erişir اين ما تكونوا يدرككم الموت
10- انى Nereye gidersen giderim أنى تذهب أذهب
11- حيثما Nereye kar yağarsa (orada) hava soğuk olur حيثما ينزل الثلج يبرد الجو
12- كيفما Nasıl vurursan öyle vururكيفما تضرب يضرب
3-MUZARİYİ NASB EDENLER (en-len-key-izen): Muzari fiilin başında şu harflerden (edatlardan) biri bulununca, muzari, mansub olur: حتى ل اذن كى لن ان
1- أن muzari fiile masdar manası verir ve gelecek zamanı gösterir
Genç bir kitap okumak istedi اراد الشباب أن يقرأ كتابا
2- لن manayı gelecek zamana çevirir ve menfi yapar
Ona bir şey yazmayacağız لن نكتب له شيئا
3- كى sebep anlatır
Öğrenci, öğrenmek için okuyor يقرأ الطالب كى يتعلم
4- اذن bir cevap verme sırasında kullanılır
Öyleyse yorgunluğun gider اذن يذهب تعبك
5- ل sebep lamı
İçindekileri öğrenmek için kitaplar aldım اشتريت كتبا لأطلع على ما فيها
6- حتى ta ki, -ceye kadar
Sıran gelinceye kadar konuşma لاتتكلم حتى يأتى دورك
4-SORU-CEVAP USLUBU
1-Soru olumlu ise, cevap da olumlu ise, cevap cümlesinin başında نعم bulunur
O kitabı okudun mu? هل قرأت ذلك الكتاب؟
Evet O kitabı okudum نعم قرأت ذلك الكتاب
2-Soru olumlu, cevap olumsuz ise, cevap cümlesinin başında لا bulunur
O kitabı okudun mu? هل قرأت ذلك الكتاب؟
Hayır O kitabı okumadım لا، ماقرأت ذلك الكتاب
3-Soru olumsuz olup, cevap olumlu ise, cevap cümlesinin başında بلى bulunur
O kitabı okumadın mı? ألم تقرأ ذلك الكتاب؟
Evet O kitabı okudum بلى، قد قرأت ذلك الكتاب
4-Soru olumsuz, cevapta olumsuz olursa, cevap cümlesinin başında نعم bulunur
Onu sevmezler mi? ألايحبونه
Evet Onu sevmezler نعم لايحبونه
5-NİDA HARFLERİ ve MÜNADA: Çağırılana münada denir münada’nın başına umumiyetle
nida harflerinden (ünlem harflerinden) biri getirilir, bu nida harflerinin başlıcaları şunlardır:
أ آ يا أيا هيا أى آى أيها (أيتها
http://wwwihlforumnet/images/smilies/winkgif
Bu nida harflerinden sonra, nekira (başında el olmayan bir isim) gelir, bu isim (münada), bazen merfu, bazen da mansub olur
Munada, şu durumlarda merfu olur; tenvin almaz:
a)Tek kelimeden ibaret alem (özel isim) ise:
Ey Halid! يا خالد Ey Zeynep! يا زينب
b)Nekira olmakla beraber, kendisi kastedilmiş olunca:
Ey Öğrenci! يا طالب Ey iki adam! يا رجلان
Munada, şu durumlarda mansub olur:
a)Muzaf olunca veya muzafa benzeyince:
Ey Alemlerin Rabbi! يا رب العالمين Ey yüzü güzel! يا حسنا وجهه
Ey Hicaz yolcusu! يا ذاهبا الى الحجاز
b)Munada kati olarak belli değilse: mesela, kör birisi şöyle diyor:
Ey (herhangi bir) adam, elimi tut! يا رجلا خذ بيدى
Ey, oruçlular iftar ediniz! يا صائمين أفطروا
NOT:Munadanın başında ال varsa, nida harfi ile munada arasına أيها (müennes için أيتهاgirer
Ey inanmışlar! يا أيها المؤمنون يا أيتها المؤمنات
Not: Munada, alem ise veya mütekellim yası’na muzaf olursa nida harfi kaldırılabilir
Halid, o iş hakkında ne dersin? خالد ما ذا تقول فى ذالك الأمر
Rabbim, göster bana, ölüleri nasıl diriltirsin? رب أرنى كيف تحيى الموتى؟
Not: Munada, mütekellim yası’na muzaf ise, mütekellim yası umumiyetle kesra şeklinde kısaltılır
Ey Rabbim göster bana يا رب ( يا ربى yerine)
6-İSTİSNA (illa-gayra-siva): Kelime olarak, dışarıda bırakmak, hariç tutmak demektir Terim olarak, الا ve benzeri istisna kelimelerinden sonra gelen ismi, onlardan önce gelen ismin taşıdığı hükmün dışında bırakmaktır
Ali dışında arkadaşlar geldiler حضر الأصدقاء الا عليا
İstisna için لكن خلا عدا حاشا سوى غير الا gibi kelimeler kullanılır İstisna için kullanılan bu kelimelerden sonra gelen isme müstesna, önce gelip kendisinden istisna yapılan isme de müstesna minh, yapılan bu işleme de istisna denir Müstesna ise mensub olur
1-Müstesna ile müstesna minh aynı türden varlıklar ise, buna muttasıl istisna denir
Said dışında yolcular geldiler حضر المسافرون الا سعيدا
Muttasıl istisna aynı türün bir kısmını hükmün dışında bıraktığı için geneli sınırlandırma ifade eder
2-Müstesna ile müstesna minh aynı türden değilse, ona da munkatı istisna denir
Askerler geldiler, ama silahlar gelmedi حضر الجنود الا الاسلحة
3-Müstesna minh mahzuf ise, ona da muferrağ (içi boşaltılmış) istisna denir
Yarışta Muhammed’den başkası kazanmadı ما فاز فى السباق الا محمد
Bu cümlede mahzuf müstesna minh احد takdir edilir
الا dan sonra MÜSTESNA’NIN NASIL OKUNACAĞI:
İstisna الا ile olduğu zaman cümlenin olumlu veya olumsuzluğuna, bir de müstesna minhin mahzuf veya mezkur olduğuna bakılır Şöyle ki:
1-Cümle olumlu ve müstesna minh açık (mezkur) ise, müstesnanın mansub okunması gerekir
Müslümanlar dışında insanlar mahvolur هلك الناس الا المسلمين
Ali dışında öğrenciler geldiler جاء الطلاب الا عليا
2-Cümle olumsuz ise, müstesna, mansub veya merfu olur
Biri dışında çocuklar sevinmedi لم يفرح الاطفال الا واحد
Biri dışında çocuklar sevinmedi لم يفرح الاطفال الا واحد
3-Cümle olumsuz ve cümlede müstesna minh gizli (mahzuf) ise, الا yokmuş gibi müstesna cümledeki yerine göre okunur Yani cümlede fail yerinde ise merfu, meful yerinde ise mansub, başında cer harfi varsa mecrur okunur
Yemeğe Hamid’den başkası oturmadı ما جلس الى الطعام الا حامد
Hamid sadece karpuz yedi ما أكل حامد الا بطيخا
Hamid sadece Tahir’e selam verdi ما سلم حامد الا على طاهر
Bu örneklerin
1sinde müstesna cümlede fail durumunda olduğu için merfu,
2sinde meful durumunda olduğu için mensub,
3sünde de başında cer harfi bulunduğu için mecrur olmuştur
7-ESMAUL HAMSE (Beş isim): Arapçada esmaul hamse denen beş isim vardır ki, bunlar و ile merfu, ا İle mensub, ى ile mecrur olurlar Yani bu isimlerden birinin ötreli bulunması gerekirse, sonunda و bulunur, üstünlü bulunması gerekirse, ا bulunur, esreli bulunması gerekirse, sonunda ى bulunur
Bu beş isim şunlardır:
Baba اب kardeş اخ kayınpeder حم Ağız فو sahip ذو
1-Baban mahir bir hekimdir ابوك طبيب حاذق cümlesinde, اب Kelimesi merfu’dur
2-Babanı çarşıda gördüm رايت اباك فى السوق cümlesinde, mefulu bih durumundaki اب Kelimesi mansub’dur
3-Babanı selamladım سلمت على ابيك cümlesinde, cer harfinden sonra gelen اب kelimesi mecrur’dur
seyyid KEMERKAYA Bunların da önüne يا ve وا gelebilir