Tüketim Nedir - Tüketim Hakkında Bilgi

SeLeN

Yönetici
Editör
#1
Sponsorlu Bağlantılar
tüketim ne demektir - tüketim kavramı - tüketim malları - tüketim tabiri

İktisadî mal ve hizmetlerin, insanların ihtiyaçlarını doğrudan doğruya tatmin etmek üzere kullanılması. “İktisadî mal ve hizmetler” ifadesi, elde edilirken bir bedelin, bir fiyatın ödendiği mallara işaret etmektedir. Herhangi bir fiyat ödenmeksizin elde edilebilen veya faydalanılabilen mallar tarifin dışında tutulmaktadır.

ihtiyaçların doğrudan doğruya karşılanması, söz konusu mal ve hizmetlerin bizzat kullanılmasından hasıl olan direkt tatmini ifade etmektedir. İnsan ihtiyaçlarının doğrudan tatmininde kullanılan mallar, tüketim mallan adını almaktadır. Tüketim malları yiyecek, içecek vs. gibi dayanıksız tüketim malları; otomobil, buzdolabı, mesken vb. gibi dayanıklı tüketim mallan olarak tasnif edilmektedir. Bunlara bir de hizmetleri ilave etmek gerekmektedir.

Tüketim malları insanlann ihtiyaçlarını direkt olarak tatmin etmeleri itibariyle yatırım mallarından farklılık arzederler. Yatırım mallan doğrudan doğruya tatmin sağla-nrtavıp, sahiplerine gelir temin etmek suretiyle fayda hasıl eden mallardır. Bu bakımdan, yatırım mallarına yapılan harcamalar insanlann ihtiyaçlarını doğrudan doğruya karşılamazlar. Çeşitli miktarlarda yiyecek veya giyecek satınalınarak bunlardan istifade edilmesi ile bir makinanın satınaunması halleri, tüketim ve yatırım mallarının direkt tatmin sağlama açısından farklarını açık bir şekilde ortaya koymaktadır. Keza bir ülkenin yıllık kömür veya elektrik enerjisi tüketiminden bahsedildiğinde de durum aynıdır. O dönem zarfında kullanılan kömür veya elektrik enerjisi için yapılan harcamalar içerisinde, fertlerin ve ailelerin tüketimi ile mesela fabrikalarda veya işyerlerinde kullanılan kömür veya elektrik enerjisine yapılan harcamalar da yer almaktadır. Fertler ve aileler tarafından kullanılan kömür veya elektrik enerjisine yapılan harcama “tüketim” olarak kabul edilirken, diğer kullanımların “tüketim” olarak kabul edilemeyeceği ortadadır. Kısacası, “tüketim” denildiğinde akla insan ihtiyaçlarını doğrudan doğruya tatmin eden mal ve hizmetlerin kullanılması gelmektedir.

Tüketim sadece fertler ve aileler tarafından gerçekleştirilen harcamalara münhasır değildir. Bazı mal ve hizmetler devlet tarafından sağlanır. Parklar, emniyet, itfaiye, eğitim ve sağlık hizmetleri bunlardan bazılarıdır.

Yukarıdaki izahlarda yer alan “kullanma”, tabiri üzerinde bir miktar durmak gerekmektedir. Tüketim terimi yok etme, tahrip etme manalannı ihtiva etmektedir. Bununla beraber, tüketilen malların yıpranması veya tahrip olması bütün mallar için söz konusu değildir. Bu açıdan mal ve hizmetler bir derecelendirmeye tabi tutulabilirler. Böyle bir derecelendirme yapıldığında, yiyecek ve içecekten dayanıklı tüketim mallarına, hatta sanat eserlerine kadar yayılan geniş bir yelpaze ile V?rşı karşıya kalırız. Yiyecekler faydalanılandan anda ortadan kaybolur, tahrip edilmiş olurlar. Giyeceklerin tahrip olma veya ortadan kalkma vetiresi daha uzundur. Otomobil, buzdolabı veya mesken gibi dayanıklı mallar uzun süre kul-lanılsalar bi’t varlıklarını ve faydalı olma Özelliklerini korumaya devam ederler. Güzel bir tablo veya bir musiki eseri ise uzun zaman boyunca kullanıldığı halde (burada “seyretme” ve “dinlenme” anlamında kullanılmaktadır) kıymetinden birşeyler kaybetmek şöyle dursun kıymet bile kazanabilir. Bütün bunları dikkate alarak, tüketimi, mal ve hizmetlerin “tüketilmesi” veya “tahrip edilmesi” şeklinde anlama yerine, onların elde edilmesi, kullanılması veya onlardan faydalanılmasından bahsetmek daha doğru olacaktır.

Buraya kadar yapılan izahlara dikkat edildiğinde tüketim tabirinin başlıca üç mânâda kullanıldığı görülün Birincisi tüketim fiili olup, bir mal veya hizmeti kullanan ve faydalanan kimsede hasıl edeceği tatmin duygusudur, ikincisi tüketiciye mal ve hizmet şeklinde ulaşan tatmin vasıtaları olup, bir şahsın veya toplumun mülkiyetinde bulunan malların tüketim veya yatırım mallan olarak dağılımını ve envanterini açıklamak açısından önem taşımaktadır. Üçüncüsü ise tüketilecek mal ve hizmetlere para şeklinde yapılmakta olan harcamalardır. İktisadi açıdan asıl önemli olanı bu sonuncusudur.

Tüketim harcamalarının önemi, milli gelirin bir unsuru olarak ekonomide gelir ve istihdam meydana getiren bir unsur olarak ortaya çıkmasından ileri gelir. Klasik iktisatçılar, iktisadî gelişme konusunda sermaye birikimine önem vermişlerdir. Sermaye birikiminin yolu ise tasarruftan geçmektedir. Bu, gelişmenin ilk safhalarında yanlış bir düşünce değildir. Büyüme bîr “artma” ve “çoğalma” durumu ise, bunun, cari gelirden bir kısmının “tüketiltneyip” “artırılması” ile mümkün olacağı ortadadır. Ancak, ekonomi gelişip belli bir üretim kapasitesine erişti mi, artık bu kapasitenin kullanılması suretiyle üretilecek mal ve hizmetlerin tüketilmesi zaruri hale gelecektir. Eğer bu mümkün olmazsa, tüketimin, önemli bir unsurunu teşkil ettiği milli gelirde muazzam dalgalanmalar meydana gelecek, bu da istihdamı aynı şekilde tesiri altına alacaktır.

İstihdam hacminde menfi yönde meydana gelecek dalgalanmaların sosyal ve ekonomik açıdan son derece mahzurlu olduğu hatırlanacak olursa tüketimin, söz konusu dalgalanmalara sebep olmaksızın belli bir seviyeyi muhafaza etmesi gerektiği rahatlıkla söylenebilir.

Diğer taraftan, milli gelirin bir diğer unsurunun da yatırım harcamaları olduğu hatırlanacak olursa, yine tüketimin, iktisadi büyümeyi devam ettirmeye kâfi gelecek miktarda yatırım yapılmasına imkân verecek bir tasarruf bakiyesini sağlayacak seviyede seyretmesi gerekeceği aşikârdır.



alıntı
 
Üst