Hip Hop KüLtürünün Doğuşu

NeslisH

Özel Üye
#1
Sponsorlu Bağlantılar
Hiphop Kültürün Doğuşu

Her konuda olduğu gibi hiphop konusunda da bir çok ortaya çıkış ve devam sebebi söylenilmekte.Kimleri Almanya’da başlayan estetik bir kültür kimileri Amerika’daki isyan kimileri ise Brezilya’daki Capoera adlı dövüş sanatından ayrılan bir bölüm olduğunu söylemekte.Gerçek şu ki hiphop ; funk , soul , jazz gibi müziklerin etkisiyle ortaya çıkan bir kültür bir yaşam biçimidir. Özellikle James Brown, Sly Stone, Parliament Funkadelic, Isaac Hayes ve Last Poets' in yaptıkları sonradan Hiphop' u çok etkiledi. Bu soundlara başka türlerin (Reggae, Latin, Rock, Elektro) karışmasıyla, bir getto kültürü olan Hiphop doğdu. Hiphop' un en büyük öncüsü Kool Herc sayılır. Jamaica' dan gelen Kool Herc, Dj kültürünü ilk kez New York' a getirdi. Herc, kurduğu Sound System' de ilk kez başka parçaların break beatlerini kullanmaya başladı. Bu dönemlerde 70' li yılların moda müziği olan diskonun getirdiği bir bıkkınlık vardı. O zamanın büyük öncüleri Afrika Bambaata ve Grand Master Flash çaldıkları müziklerde ritmi durdurmadan geçiş tekniğini yarattılar. . İlk piyasa hiti, "Sugar Hill Gang' ten Rapper's Delight" 1979' da çıktı. Bu hitin yaratılmasında en büyük etken Sugar Hill Recordings' in sahibi Silvia Robinso' dur. Aslında ekip diskolarda kapı bekçiliği yapıyordu. Müzik ise Chic' in hit parçası olan 'Good Times' tan alınmış samplelarla oluşturulmuştu. İşin iç yüzü daha ilginçti çünkü sözlerin bir kısmı Grand Master Caz' dan alınmaydı. 1981' de Grand Master Flash' den ilk baba hit 'The Message' piyasaya çıktı. Parçayı old skool rapper Melle Mel söylüyordu. Sözlerin içeriği ise getto yaşa***a başkaldırıydı. Bu parçanın çıkmasından önce Afrika Bambaata' nın kurduğu Zulu Nation yavaş yavaş sesini duyurmaya başlamıştı. Pozitif bir çete olan Zulu Nation, Bronx' tan çıkıp tüm New York' a yayıldı. B-Boy' lar ise New York metrosunun vagonlarına graffitiler yapmaya başladılar. Dönemi en meşhur graffiticilerinden Rammelzee, Futura 2000, Fab 5 Freddy bile müzik yapıyorlardı. Bu dönemden sonra megahit 'Planet Rock' çıktı. Bu single 1981' den beri basılıp satılmaktadır. Bu parçada Afrika Bambaata melodi olarak Kraftwerk' in Trans Europa Express' ini kullanıyordu. 1983 yılında gösterime giren Wild Style adlı kültür hiphop filmi, Graffiti ve Break Dance' ı dünyaya tanıttı. Gençler arasında Break Dance bir salgın gibi yayıldı. Bütün dünya Break Dance sayesinde Rap dinlemeye başladı.Daha sonrasında da graffiti de modifiye edilmiş harflerle sokak duvarlarında kendini gösterdi.

HIPHOP’UN FELSEFESI

1970’lerin sonlarinda kapitalizmin ve beyaz irkçiliginin tekrar hortlamasinin üstüne bir de ‘üfürükçü ekonomik’ planin uygulanmasi eklenince, issizlik, açlik, yokluk, evsizlik bir uçtan diger uca bir anda yayildi; ve buna en çok da gettolara mahkum edilen siyahlar maruz kaldi. Gettolar ise buna karsi, kendilerinin gözü, dili,kulagi olan bir büyük silahi, bir büyük karsi-kültürü yaratti Amerika’da:hiphopi. Hiphop, onlarin sorunlari dile getiren, haykiran; adaletsizlige karsi tepkilerini dile getiren bir isyan kültürüydü. Islevi: varolan kokusmus düzene karsi siyahlari toparlamak, biliçlendirmek, ayaga kaldirmak; ve bu yolla özgür-esit bir dünya kurmakti. Iste; gökyüzünde aradigimiz yanit kendiliginden geldi kucagimiza! Hiphop’i bos verici poptan, kaderci arabeskten ayiran ve degerli kilan yönü iste bu: her türlü adilige tepki veren, ortadan kaldirmaya ve yerine alternatiflerini kurmaya çalisan bir dünya görüsü olmasi. Ne vardir bu alternatif (underground) dünyada: baris, özgürlük, esitlik, üretkenlik, paylasim, dogaya ve çevreye saygi, dürüstlük, tutarlilik ve seyirci kalmamak. Hiphop’i hiphop yapan; yüce kilan yegane cevher iste bu! Hiphop evrensel idealinden,felsefesinden uzaklasmamaliydi. Dününden utanç duymadan umutla bakmaliydi yarina. Bu nedenle yillardir ‘hiphop’a omuz verisimiz; çapulcu isbirlikçilere rest çekisimiz!

RAP

Sordugun kisiye ve hangi jenerasyondan olduguna bagli olarak "RAP" terimi farkli anlamlara bürünür. Bir noktada rap her söylenene muhalefet olan bir insanin sizi oyuna getirmek, inandirmak için mazeretler uydurma çabasidir. 70' li yillarda rap, sizi ikna etmek kullanilan sözcüklerdir. Bu, özellikle de bir kadindan cinsel çikarlar elde etmeye çalilşan genç bir erkegin uyguladigi yönteme verilen isimdi. Günümüzde ise rap, müzigin temposuna uyarlanarak söylenen kafiyeli ve iğneleyici sözlerdir. Hiphop kültürünün içindeki baslica dört elementden biridir. Ve diger elementler DJ'lik, Break Dance ve Grafiti, Hiphop'i yeterince yaygin hale getiremedigi için rap yillar boyunca degisim geçirmistir. Rap sözcügü daima bu aktiviteyi açiklamak için kullanilmamistir. Müzigin temposuna uygun olarak kafiyeli sözler söylemek Mc' lik olarak adlandirildi. Rap terimi '79 yilinda kesfedilen iki kayit sayesinde hiphopla özdeslesmis gibi görünüyordu. Bunlardan ilki King Tim III (Personality Jock)' tu, ki bu sarki hiphop' in bilinen ilk kaydi olarak tarihe geçti. Bu eser Brooklyn asilli Fatback Band tarafindan ortaya konmustur. Sarkinin DJ Hollywood gibi taninmis klüp Dj'leri ve Jocko Henderson, Jack The Rapper ve Daddy O gibi Black Radio dj'lerinin kafiye ve ritm stillerinden ilham alinarak yapildigi söyleniyor.ikincisi ise Sugar Gang Hill' in Rappers Delight' i idi. Aslinda Sugar Gang Hill' in nasil "Rap" terimi ile bagdastigindan pek emin degilim. Bazilari bunun yeni fenomen tarafindan medyaya yapilan bir gönderme oldugunu
söyledi. Digerleri ise "RAP" teriminin öncü jenerasyonlardaki "sözcük ustalari" ile 70'li yillarin genç hiphopçilari arasindaki benzerlikleri gören kitle tarafindan türetildigini söylerler. Temel olarak Rappers Delight sarkisi ile, Black çalisani H.Rap Brown' dan ödünç alinmis, çok iyi bilinen bir deyimi yaratmis oldu. 1969' da "Die Nigger Die" baslikli bir kitap yayinladi. Kitabin konusu, onun Siyah Amerika' ya üzüntü veren haksizliklari çözmeye yönelik azimkar ve bir o kadar da saldirgan yaklasimlariydi. Kitabi sayesinde rap ismini nasil buldugunu da açiklamis oldu. Lousiana' daki çocukluk dönemlerinde insanlarin "The Dozens" adindaki bir oyun oynadiklarini anlatti. Oyunun amaci rakibini sözcükleri
kullanarak tamamiyle saf disi birakmakti......

BREAKDANCE

Dünyada ‘Break Dance’ın doğuşuna dair birden fazla öykü dolaşmakta ortalıkta. Afrika Bambaata’nın Newyork’da sokak kavgalarına son vermek, gençler arasında çıkan sorunlara barışçıl bir çözüm bulmak amacıyla break dance’ı ortaya çıkardığını söyleyenlere karşılık, Los Angeles'dan Sugarpop’un bu dansı ortaya ilk kez çıkardığını söyleyenlerde bulunuyor. Ortaya çıkış şekli nasıl olursa olsun, break dans’ın en büyük özelliğinin, onun fiziğe, çevikliğe ve akrobasiye dayanan bir sokak dansı olarak, rakiplerin aynı anda karşı karşıya gelerek tüm hünerlerini kapışma yoluyla ortaya koyarak çıkabilecek kavgalara son vermesi olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.Bugün, birkaç yıl gibi çok kısa bir süre içinde Türkiye’nin dört bir yanında çalışmalarını sürdüren pek çok grubunun ortaya çıkması, hiphop kültürünün en temel unsurlarından biri olan break dance’ının önlenemez yükselişini açıkça göstermektedir. Üstelik, özelikle Avrupa’da resmen devlet
eliyle desteklenmesine karşın, ülkemizde devletin kolluk kuvvetlerinden, radikal siyasi akımların alt temsilcilerine, nihayetinde eğitimsiz halkın genelinin tüm engellemelerine rağmen break dance, gençler arasında büyük bir hızla yayılarak yurdun dört bir yanında mahallelere kadar girmiştir. Bu yayılmada, elden ele dolaşan video kasetleri, hiphop partileri, break dance’ın estetik görünümü ve en önemlisi de gençlerin pek çok temel ihtiyacını karşılıyor olması çok etkili olmuştur.
Break dance aracılığıyla günümüz gençliği pek çok temel ihtiyaçlarını karşılamaktadır: bulunduğu baskıcı çevreden kopup yeni bir arkadaş grubuna üye olma, kendisini geliştirme, ifade etme, çevresine kabul ettirme, ve biriken enerjilerini bu güç, çeviklik gerektiren bu sportif dans aracılığıyla açığa çıkarma....
Buna karşılık, daha çok alt ve orta sınıfa mensup ailelerin çocukları olan breaker’ları bekleyen pek çok temel sorun bulunmaktadır. Bu temel sorunlardan biri, çalışabilecekleri yeterli alanların bulunmaması.
Avrupa’da ve Amerika’da toplumun sosyal ve kültürel gelişmişliği nedeniyle, gençlerin çalışabilmeleri için pek çok kurumların kurulmasına, sosyal,kültürel ve sportif alanların açılmasına karşılık, Türkiye’de
çalışabilecekleri kapalı bir alanı bulunmayan ve bu nedenle dışarıda, sokak ortalarında çalışmak zorunda kalan gençlerin mekan sorunu çözülmesi gereken en temel sorunlardan biridir. Belki de en büyük temel sorunlardan biride, Türk toplumunun kendilerine karşı gösterdikleri yoğun baskı ve dışlamışlık. Temel bir sorun olan mekan sorunu, yaz kış demeden dışarılarda bulunabilecek
iyi veya kötü alanlarla kendileri için çözülebilecek bir sorun olmasına karşın, ailelerinin ve toplumun kendilerine karşı gösterdiği baskı, şiddet ve aşağılanma önlerinde bir duvar gibi duran daha büyük bir sorundur. Bu sorun aşıldığında ise, break dance’ın bir sel gibi akmasını durdurabilecek hiçbir güç kalmayacaktır önünde.

TÜRK HIPHOP

Türk hiphop’ın sözlerinde işlediği konular, genel olarak günlük hayatta karşılaştığımız sorunların tümü olmasına karşın, temelde işlenen iki tema bulunmakta: yaşanılan dışlanmışlığa ve çekilen yoksulluğa öfke. Buna karşın en çok işlenen konular arasında (diğer pek çok temel sorunu kavrayamadıkları için) uyuşturucuya, sokak çocuklarına, sosyeteye, medya ve çevre kirliliğine karşı yazılan neredeyse tüm sözler ise sadece topluma şirin görünmek için yazılıp çizilen samimiyetten uzak karalamalardır gerçekte. Bu konularda şarkı sözleri yazan çoğunun, günlük yaşamında bu sorunların çözümü için somut adımları atmaması; dahası, kendilerinin de bu sorunların temel üreticileri arasında bulunmaları bu gerçeği açıkça ortaya koymaktadır. Ele aldığımız konular, sahip olduğumuz bilinç ve kültürü gösterir. Her birinin ailesinde, okulunda, işyerinde, toplumsal yaşamın her alanında karşılaştığı ‘yaş bölücülüğü’ konusunu, yine aynı şekilde özgürlüğümüzün önünde en büyük engel olarak duran muhafazakarlığı, emeğin sömürüsünü sağlayan sermaye düzenini, savaşların, yoklukların asıl kaynağı o lan ‘biz be diğerleri’ bölücülüğünü sözlerinde eleştirmemelerinin temel nedeni de, bu gibi konulara tam hakim olamamalarından kaynaklanıyor. Bütün bunlara karşın, ucuz şekilde gangsterlik taslamak ‘en büyük benim; asarım, keserim, biçerim’ edebiyatı yaparak –farkında olmadan varolan ‘yok edici sistem’in konumuna düşüp- ahkam kesmek alternatif bir duruş sergileyemediğimiz için bizlere hiçbir şey
kazandırmayacaktır.
 
Üst