Cömertlikle İlgili Hikayeler

Eylül

Yönetici
Editör
#1
Sponsorlu Bağlantılar
Cömertlik İle İlgili dini Hikayeler
Cömertlik Hikayeleri


Cömertlik ve Merhamet


HZALI'NIN ağabeyi Cafer b Ebu Talib'in oğlu Abdullah, sıcak bir günde, bir kabilenin hurmalığına inmişti
Abdullah burada dinlenirken, hurmalıkta çalışan köleye, yemek vakti üç parça ekmek geldiğini gördü Adam ekmeklerden birini ağzına götürmek üzereydi ki, birden önünde açlığı her halinden belli bir köpek belirdi
Köle elindeki ekmeği köpeğin önüne attı Köpek ekmeği derhal yedi
Köle ekmeğin ikinci parçasını da attı Köpek bunu da bir kerede sildi süpürdü
Köle bunun üzerine üçüncü parçayı da köpeğe verdi Kalkıp, yeniden işine
dönmek üzereydi ki, olup biteni uzaktan seyreden Abdullah, yaklaşıp sordu:
"Ey köle, bugünkü yiyeceğin ne kadardı?"
Köle sıkılarak cevap verdi:
"Işte bu üç parça ekmek"
"O halde neden kendine hiç ayırmadın?"
"Baktım ki, hayvan çok aç O halde bırakmak istemedim"
"Peki sen ne yiyeceksin şimdi?"
"Oruç tutacağım"
Bunun üzerine, Abdullah b Cafer, köleden sahibini, evinin nerede olduğunu sordu Sonra da gidip adamdan bu hurmalığı içindeki köleyle birlikte satın
aldı
Sonra döndü, köleye bu tarlayı ve onu sahibinden satın aldığını söyledi ve
ekledi:
"Seni azad ediyorum Bu hurmalığı da sana hediye ediyorum"
Cömertliğiyle meşhur Abdullah b Cafer, kendisinden daha cömert birini
tanıyıp tanımadığı sorulduğunda, bu olayı anlatır ve:
"Ama o köpeğe topu topu üç parça ekmek vermiş; sense ona koskoca bir
hurmalığı ve hürriyetini vermişsin" dediklerinde, şu karşılığı verirdi:
"Ama o elindeki herşeyi verdi; ben ise elimdekinin bir kısmını"




Peygamberimizin cömertliğiyle ilgili bir hikaye:

Kerem ve cömertlik Peygamberimiz'in tabii özelliğiydi. Bilhassa ramazan aylarında O'nun kerem ve cömertliğine sınır olmazdı.

Bir gün, bir adam, Rasûl-i Ekrem (S.A.V.) mer'ada otlayan keçilerini sayarken gelmiş ve bir kaç keçi istemişti. Rasûl-i Ekrem de ona bütün sürüyü vermişti. Adam sürüyü kabilesine götürdüğünde:

-Hepiniz müslüman olunuz Muhammed (S.A.V) o kadar cömert ki, fakirlikten hiç korkmuyor, demişti.

Rasûl-i Ekrem (S.A.V) bazen birinden bir şey satın alır, sonra onu yine ona hediye ederdi. Kendilerine bir şey geldimi, derhal onu, başkalarına hediye ederdi. yanlarında bir şey, bir gece kalacak olsa ondan üzüntü duyardı.

Rasûl-i Ekrem (S.A.V)'in Hanımı Ümmü Seleme (Radıyallahu anha validemiz anlatıyor:

Rasûlüllah'ın yüzünde bir değişiklik hissettim. Sebebini sorunca:

"Dün aldığım yedi dinarı veremedim yanımda kaldı.", buyurdu.
 
Üst