Sponsorlu Bağlantılar
Ayrılık şiirleri, ayrılık ile ilgili şiirler, ayrılık acısı şiirleri, ayrılık konulu şiirler
Gidiyor musun diye sorma bana.
Gönderen sensin.
Ne terk etmeyi istedim seni,
Ne de daha yaşamadığımız bu aşkı toprağa gömmeyi.
Senin kadar öfkeliyim ben de.
Senin kadar endişeli...
Bir dokunuşunla bin kenti yıkacak güç verirdin bana
Ama inandıramadım seni.
Sen, sorgularken beni kafanda
Ben, gözlerinin içine bakıyordum kuşkuyla.
Bir tek sözün bağlardı beni sana,
Oysa sen hep susmanın koynunda.
Aşkın içine bir kez girdi mi kuşku,
Teslim alır bedenleri de.
Sütten çıkmış ak kaşık değildim
Ama yalanı sokmadım iki kişilik dünyamıza.
O dünya ki bazen minicik bir odada
Bazen kentin ortasında şekillendi.
Nasıl da güzeldi...
Zaten varsın diye her şey güzeldi ama
Sen buna inanmadın. Ah bu sorular...
Yaşamak varken sevdayı delice,
Niye boğarız sorularla?
Nasıl ikna edebilirdim seni?
Ben, aşk dedikçe sen, dur dedin.
Ben, seninleyim dedikçe
Sen, hayır dedin.
Zaten az konuşan sen
Olumsuz ne kadar sözcük varsa
Bulup çıkardın ortaya.
Bense hiç bir şey diyemedim.
Ne kadar zarar vermişim sana meğer.
Nasıl değiştirmişim seni.
Oysa hiç böyle düşünmemiştim.
Kimseye zarar vermek istemem ben.
Kimseyi olduğundan farklı bir hale getirmek istemem.
Ama öyle oldu işte.
Demek ki; gitmelerin zamanı şimdi.
Çocukluğuna sığınır atlatırsın bu acıyı.
Ne sevişmelerimiz kalır aklında, ne sevda sözlerimiz.
Rahat değilim diyordun ya, rahat ol artık.
Gülüşlerini saklaman için bir neden kalmadı.
Tedirginliğinin sebebi de kalktı ortadan.
Biliyor musun bir tanem!
Gidişim yürekten değil, zorunluluktan.
Sanma ki, bu toy sevdayı başka kimliklere taşırım.
Sanma ki, benden sakladığın gülüşleri
yalancı yüzlerde ararım.
Seni de götürürüm yüreğimde.
Her zaman yokluğunu taşırım.
Bulup, bulup kaybettim seni bebeğim.
Ne yazık ki, tozduman edemedim kuşkularını.
Ne yazık ki, kalamadın bana.
Öpücüğümün kokusu kalacak kapının eşiğinde.
Kokladıkça; bizi bir yanlışa mahkum ettiğini anlayacaksın.
Mehmet Coşkundeniz
Şimdi Gitmek Zamanı
Kal diyen yanım, katilim olursun
Şimdi gitmek zamanı buralardan,
Bir bardak suda yarenlik dileyip,
Ve serinleyip...
Varsın açmasın bahçemde çicek
Bir fesleğene anlatırım rüyamı,
Şimdi gitmek zamanı.
Farzet ki; gönlüm burda doğmadın
Bu güneş, bu gökyüzü yabancı,
Bir kara sevda ile vedalaşırcasına...
Gitmek zamanı...
Vakıa bu bahçenin gülüydüm ben,
Çiçeklerden önce açardım her sabah,
Bir bakıştı önce...
Sonra tebessüm...
Bunca yıl avunduğum...
Şimdi gitmek zamanı buralardan...
Yavaştan toplarım hüznümü, heyecanımı,
Bana ait ne varsa, benden başka...
Ve incitmeden...
Ve incinmeden olsun isterdim...
Şimdi gitmek zamanı...
Murat BAŞARAN
Aşk Sevipte Kaybetmek mi
Hiç titremesin ne elin
Ne de bana verdiğin yüreğin sil gitsin..
Bana inanmadın güvenmedin ya;
Hiçbirşeyin önemi kalmadı benim için..
Buruşturup bir yana atsan
Belki bu kadar acımazdı kalbim..
Hiç titremesin elin sil gitsin.
Ben sensiz kalmam nasıl olsa..
Dünyanın öbür ucunda da olsan
Gözümü yumsam yanıbaşımda olacaksın
Elimi kalbime koyacak olsam
Usul usul dokunurum sana kaçamazsın..
Çok yoruldum artık inan..
Ne anlatmaya halim kaldı
Ne de anlaman için zaman..
Vazgeçmeyeceksin inandıklarından..
İşte o yüzden sevgilim
Hiç titremesin elin yüreğin..
Sil gitsin..
Aşk Sevipte Kaybetmek mi ?..
Aşk, yaşamayı bilene aşktır..
Aşk, sevmeyi bilene aşktır..
Aşk, özlemleri ile aşktır..
Aşk, hasrettir !
Aşk nedir biliyormusun ?
Aşk anlatılamayacak kadar anlamlı
Anlatılamayacak kadar güzel
Bir o kadar da yürekliliktir !
Ben yürekliydim ama şimdi ağlıyorum..
Gelecek Bahara
Sen yağmursun,
Ben, sana aç, sana muhtaç
çatlamış bir toprak.
Yine hava karardı.
Gökyüzü öyle bir gürledi ki
Üstümde kuruyan çakır dikenleri titredi.
O ses, aslında senin gelişini haykırıyordu.
İlkin büyük bir damlan düştü
çatlağımdan yüreğime dek,
Ardından öyle bir coştun ki
Önce ortalık toz duman,
Ardından yüreğim kan revan.
Üzüldüğümü sanma sakın
Sana kavuşmanın gözyaşları bunlar.
Sen coştun ya bir kere
Üstüme üstüme yağıyorsun
Bana tekrar hayat veriyorsun.
Artık çiçekler bir başka açacak bende
Börtü böcek bir başka haşır neşir.
Bak, şu düşen son damlan
ayrılığın habercisi.
Sen giderken küçük bir bulut
fısıldadı kulağıma
Bir dahaki buluşma gelecek bahara.
Duyduğuma üzüldüm ilk anda
Olsun be güzelim
Ben, sana aç, sana muhtaç
Seni beklemesini de severim.
Gidiyor musun diye sorma bana.
Gönderen sensin.
Ne terk etmeyi istedim seni,
Ne de daha yaşamadığımız bu aşkı toprağa gömmeyi.
Senin kadar öfkeliyim ben de.
Senin kadar endişeli...
Bir dokunuşunla bin kenti yıkacak güç verirdin bana
Ama inandıramadım seni.
Sen, sorgularken beni kafanda
Ben, gözlerinin içine bakıyordum kuşkuyla.
Bir tek sözün bağlardı beni sana,
Oysa sen hep susmanın koynunda.
Aşkın içine bir kez girdi mi kuşku,
Teslim alır bedenleri de.
Sütten çıkmış ak kaşık değildim
Ama yalanı sokmadım iki kişilik dünyamıza.
O dünya ki bazen minicik bir odada
Bazen kentin ortasında şekillendi.
Nasıl da güzeldi...
Zaten varsın diye her şey güzeldi ama
Sen buna inanmadın. Ah bu sorular...
Yaşamak varken sevdayı delice,
Niye boğarız sorularla?
Nasıl ikna edebilirdim seni?
Ben, aşk dedikçe sen, dur dedin.
Ben, seninleyim dedikçe
Sen, hayır dedin.
Zaten az konuşan sen
Olumsuz ne kadar sözcük varsa
Bulup çıkardın ortaya.
Bense hiç bir şey diyemedim.
Ne kadar zarar vermişim sana meğer.
Nasıl değiştirmişim seni.
Oysa hiç böyle düşünmemiştim.
Kimseye zarar vermek istemem ben.
Kimseyi olduğundan farklı bir hale getirmek istemem.
Ama öyle oldu işte.
Demek ki; gitmelerin zamanı şimdi.
Çocukluğuna sığınır atlatırsın bu acıyı.
Ne sevişmelerimiz kalır aklında, ne sevda sözlerimiz.
Rahat değilim diyordun ya, rahat ol artık.
Gülüşlerini saklaman için bir neden kalmadı.
Tedirginliğinin sebebi de kalktı ortadan.
Biliyor musun bir tanem!
Gidişim yürekten değil, zorunluluktan.
Sanma ki, bu toy sevdayı başka kimliklere taşırım.
Sanma ki, benden sakladığın gülüşleri
yalancı yüzlerde ararım.
Seni de götürürüm yüreğimde.
Her zaman yokluğunu taşırım.
Bulup, bulup kaybettim seni bebeğim.
Ne yazık ki, tozduman edemedim kuşkularını.
Ne yazık ki, kalamadın bana.
Öpücüğümün kokusu kalacak kapının eşiğinde.
Kokladıkça; bizi bir yanlışa mahkum ettiğini anlayacaksın.
Mehmet Coşkundeniz
Şimdi Gitmek Zamanı
Kal diyen yanım, katilim olursun
Şimdi gitmek zamanı buralardan,
Bir bardak suda yarenlik dileyip,
Ve serinleyip...
Varsın açmasın bahçemde çicek
Bir fesleğene anlatırım rüyamı,
Şimdi gitmek zamanı.
Farzet ki; gönlüm burda doğmadın
Bu güneş, bu gökyüzü yabancı,
Bir kara sevda ile vedalaşırcasına...
Gitmek zamanı...
Vakıa bu bahçenin gülüydüm ben,
Çiçeklerden önce açardım her sabah,
Bir bakıştı önce...
Sonra tebessüm...
Bunca yıl avunduğum...
Şimdi gitmek zamanı buralardan...
Yavaştan toplarım hüznümü, heyecanımı,
Bana ait ne varsa, benden başka...
Ve incitmeden...
Ve incinmeden olsun isterdim...
Şimdi gitmek zamanı...
Murat BAŞARAN
Aşk Sevipte Kaybetmek mi
Hiç titremesin ne elin
Ne de bana verdiğin yüreğin sil gitsin..
Bana inanmadın güvenmedin ya;
Hiçbirşeyin önemi kalmadı benim için..
Buruşturup bir yana atsan
Belki bu kadar acımazdı kalbim..
Hiç titremesin elin sil gitsin.
Ben sensiz kalmam nasıl olsa..
Dünyanın öbür ucunda da olsan
Gözümü yumsam yanıbaşımda olacaksın
Elimi kalbime koyacak olsam
Usul usul dokunurum sana kaçamazsın..
Çok yoruldum artık inan..
Ne anlatmaya halim kaldı
Ne de anlaman için zaman..
Vazgeçmeyeceksin inandıklarından..
İşte o yüzden sevgilim
Hiç titremesin elin yüreğin..
Sil gitsin..
Aşk Sevipte Kaybetmek mi ?..
Aşk, yaşamayı bilene aşktır..
Aşk, sevmeyi bilene aşktır..
Aşk, özlemleri ile aşktır..
Aşk, hasrettir !
Aşk nedir biliyormusun ?
Aşk anlatılamayacak kadar anlamlı
Anlatılamayacak kadar güzel
Bir o kadar da yürekliliktir !
Ben yürekliydim ama şimdi ağlıyorum..
Gelecek Bahara
Sen yağmursun,
Ben, sana aç, sana muhtaç
çatlamış bir toprak.
Yine hava karardı.
Gökyüzü öyle bir gürledi ki
Üstümde kuruyan çakır dikenleri titredi.
O ses, aslında senin gelişini haykırıyordu.
İlkin büyük bir damlan düştü
çatlağımdan yüreğime dek,
Ardından öyle bir coştun ki
Önce ortalık toz duman,
Ardından yüreğim kan revan.
Üzüldüğümü sanma sakın
Sana kavuşmanın gözyaşları bunlar.
Sen coştun ya bir kere
Üstüme üstüme yağıyorsun
Bana tekrar hayat veriyorsun.
Artık çiçekler bir başka açacak bende
Börtü böcek bir başka haşır neşir.
Bak, şu düşen son damlan
ayrılığın habercisi.
Sen giderken küçük bir bulut
fısıldadı kulağıma
Bir dahaki buluşma gelecek bahara.
Duyduğuma üzüldüm ilk anda
Olsun be güzelim
Ben, sana aç, sana muhtaç
Seni beklemesini de severim.