hayvanları ve bitkileri nasıl koruyabiliriz, bitkilere nasıl davranmalıyız, yöntemler

#1
Sponsorlu Bağlantılar
hayvanları ve bitkileri nasıl koruyabiliriz, bitkilere nasıl davranmalıyız, yöntemler




HAYVANLAR VE BİTKİLERİN YOK OLDUĞU BİR SONA DOĞRU KARŞILAŞMAMAK İÇİN NASIL DAVRANMALIYIZ.​


Ekosistem,belirli bir alanda bulunan canlılar ile bunları saran cansız çevrelerinin karşılıklı ilişkileri ile meydana gelen ve süreklilik arz eden ekolojik sistemlere ekosistem denir. Eğer söz konusu ekosistem bir tarım alanı içinde gelişiyorsa buna "agroekosistem" adı verilir. Organizmalarla cansız çevre elementleri birbiriyle sıkı sıkıya bağlıdır. Karşılıklı olarak madde alışverişi yapacak biçimde birbirlerine etki yapan organizmalarla, cansız maddelerin bulunduğu herhangi bir doğa parçası bir ekosistemdir.

Ekosistem yaklaşımı, bireysel organizmalar ya da topluluklardan çok tüm alanın işlevlerinin nasıl olduğuyla ilgilenir. Bir alandaki organizmalar ve cansız çevreleriyle olan ilişkilerine bakar. Bir ekosistem, temel olarak abiyotik maddeler, üreticiler, tüketiciler ve ayrıştırıcılardan oluşur. Ekosistemlerde yaşam, enerji akışı ve besin döngüleriyle sürer. Açık bir sistem olan ekosistemde, enerji ve besin giriş-çıkışı süreklidir.(Sistem Teorileri ve Sibernetik düşüncesi de ekosistemden doğar.)

Bir ekosistemin dört temel bileşeni vardır. Üreticiler ototroflar, tüketiciler (hetotroflar), ayrıştırıcılar (saprofitler) ve doğal çevre. İlk üç bileşen, dördüncü bileşenin oluşturduğu cansız doğa içinde varlıklarını sürdüren canlı yaşamı kapsar. Cansız doğal çevre ile bu çevre içinde yaşamlarını sürdüren canlılar arasındaki ilişkileri ve etkileşimleri inceleyen bilim dalına ekoloji adı verilir.

Ekosistemde enerji çevrimi

Ekosistemde enerji çevrimi, ototrof organizmaların katabolizma faaliyetleriyle başlar. Fotosentetik organizmalar, güneş enerjisini sentezledikleri organik bileşiklerin bağlarında depolarken, kemosentetik organizmalarda enerji kaynağı bazı inorganik bileşiklerin oksitlenmesinden sağlanır. Heterotrof organizmalar ise diğer organizmaların bünyesindeki enerjiyi kullanırlar.

EKOSİSTEM

Canlı varlıklar, canlı ve cansız çevreleriyle çeşitli karmaşık ilişkiler kurarak yaşamlarını sürdürürler ve böylece ekolojik sistemleri oluştururlar. Ekosistem olarak isimlendirilen bu karmaşık sistem “Belli bir bölgede yaşayan ve birbirleriyle devamlı etkileşim içinde olan canlılar ile bunların cansız çevrelerinin oluşturduğu bir bütün şeklinde” tanımlanır. Ekosistem = Kommunite (canlılar) + Cansız Çevre Büyüklüğü çok değişik olan tüm ekosistemlerin öğeleri ve işlevleri aynıdır, yani her ekosistem üretici tüketici ve ayrıştırıcılar şeklinde canlılarla, inorganik ve organik maddeler, fiziksel koşullar gibi cansız öğelerlerden oluşmuştur.

Canlı öğelerin başında üreticiler yani yeşil bitkiler gelir. Tüketicilere ise hayvanlar dahildir. Bunlar da 1. derecede tüketiciler (otoburlar) ve 2. derecede tüketiciler (etoburlar) iki gruba ayrılır. Canlı öğelerin son basamağı ayrıtımcılarıdan (bakteri ve mantarlar) oluşmuştur. Bunlar ölü canlı parçalarını ayrıştırarak hayatlarını sürdürürler ve bu maddeleri canlıların yeniden kullanabileceği bir şekle sokarlar.



Ekosistemdeki madde ve enerji nakli organizmalar arasında görülen besin zinciri yoluyla olur. Besin zinciri ekosistemdeki canlılardan birinin diğerini besin olarak alması sonucu oluşan bir zincirleme olaydır. Bazı canlılar doğal enerjiden faydalanarak ürettikleri maddeleri besin zinciri yoluyla diğer canlılara vermek suretiyle enerji akışını sağlarlar. Enerji akışı iki aşamada gerçekleşir. Birinci aşamada yeşil bitkiler güneş enerjisini fotosentez yoluyla kimyasal enerjiye çevirerek besinsel ürünlerde depolar, ikinci aşamada ise hayvanlar bu bitkileri ve birbirlerini yiyerek gerekli enerjiyi sağlarlar, Yani otoburlar, yeşil bitkileri yiyerek organik maddeyi alır ve birkısmını enerji şeklinde kullanır, bir kısmını depolar. Karnivorlar (etçiller) ise otoburları ve birbirlerini yiyerek bu depolanmış organik maddeyi enerji üretimi, büyüme, gelişme ve üretimi için kullanır. Besin zincirinin son halkasını ayrıştırıcılar (parçalıyıcılar) oluşturur. Bunlar canlı artıkların (ceset, dışkı vb.) ayrıştırarak organik maddeleri, minaralleri tekrar toprağa iade eder. Bu minerallerde yeşil bitkiler tarafından kullanılır. Böylece tabiattaki madde döngüsü devam eder.
Besin zincirine örnekler:
1- Ot, fare, tilki, dağ aslanı (üç üyeli bir zincir)
2- Ot, çekirge, kurbağa, yılan, atmaca (dört üyeli bir zincir)
3- Yonca, dana, insan, (üç üyeli bir zincir)
İnsan genellikle besin zincirinin son halkasıdır. Tabiatta birçok küçük besin zinciri birbiri içine geçmiş durumdadır. İç içe geçmiş besin zincirlerinin tümüne besin ağı denir. Besin zinciri veya besin ağını oluşturan canlılar arasında bir denge vardır. Herhangi bir basamaktaki bir değişim hayvan populaşyonları arasındaki dengeyi bozar ve herhangi bir basamaktaki değişimi onun üzerindeki veya onunla beslenen basamağı etkiler, değişimlere hatta açlıktan ölüme sebep olur. Örneğin; fareler ortadan kalktığında bunla beslenen yılan, tilki çakal, yırtıcı kuşlar, baykuş gibi hayvanlar açlıktan ölür. Veya tersi bir durumda, ortamdaki yılın, tilki, çakal yırtıcı kuşlar, başkuş gibi hayvanlar ortamdan kaldırılırsa köyler ve kentler fare istilasına uğrar (Üç sene önceki Samsun ve Muğla’daki sıçan istilası gibi). Fare ve sıçanların çoğalmasıyla tarladaki sebzeye, meyveye verilen zarar arttığı gibi, veba, kuduz, tularemi, beyin zarı iltihaplanması, kolera, kanamalı sarılık gibi birçok hastalıkların yayılmasına sebep olur.
Kısacası zincirin bozulması, türlerden birinin azalmasına diğerinin çoğalmasına sebep olur. Bu dengenin bozulması ise besin ağının son halkası olan insanı her yönden etkiler ve insan soyunun geleceğini tehdit ederek, sonunda insan soyu da ortadan kalkabilir.

BİYOLOJİK ÇEVRE

Ekosferde yaşayan canlı türlerinin işlevlerine göre üreticiler, tüketiciler ve ayrıştırıcılar olmak üzere 3 gruba ayrıldığını belirtmiştik. Biyolojik çevremizle ilgili bazı terimlerin anlamlarından bahsedelim.
Populasyon : Populasyon, belli bir bölgede yaşayan, aynı türden bireylerin oluşturduğu topluluktur.
Komünite : Ekosistemlerdeki yaşama birliğidir. Örneğin; bir adada yaşayan bütün bitki ve hayvan türleri o bölgede komünite oluşturur.
Habitat : Belli bir türün yaşadığı bölgedir.
Ekolojik Niş : Organizmanın uyum gösterdiği cansız ve biyolojik koşulların bütünüdür.
Ekosfer : Canlı ve cansız öğelerden oluşur. Canlı öğeler; kendi aralarında üreticiler, tüketiciler ve ayrıştırıcılar olarak cansız öğeler ise; inorganik ve organik maddeler, fiziksel koşullar olarak ayrılır.






EKOSİSTEMLERDE BESİN VE ENERJİ İLİŞKİLERİ

Ekosistemdeki enerjinin birincil kaynağı güneştir. Bitkiler tarafından üretilen enerji önce otoburlara oradan da etoburlara geçer (Bkz. Enerji Akışı).
Doğada varolan enerji, beslenme ilişkileri ve diğer ekolojik ilişkilerle, biçim ve yer değiştirerek sürekli yenilenir, asla kaybolmaz.

DOĞA GEÇİMİN POTANSİYELİ (KAPASİTESİ)

Beslenme İlişkileri
Organizmaların beslenme ilişkileri her zaman bir organizmanın diğerini besin kaynağı olarak kullanması biçiminde görülmez. Değişik türden canlılar, herhangi bir besin kaynağını elde etmek için yarışabilirler. Bu olaya, “ekolojik rekabet” denir. Otobur hayvanların belli bir bölgedeki ot varlığı için rekabet etmesi örnek verilebilir.
Canlılar arasındaki beslenme ilişkilerinin her zaman düşmanca olduğu düşünülmemelidir. Bazen iki ayrı tür biraraya gelerek ortaklık kurabilir. Ekoloji biliminde bu olaya “simbiyoz yaşam” denir. Bunun ilginç örneği, kaya ve taşların üzerinde yaşayan likenler verilebilir (Mantar ve alg ortaklığı).
Beslenme ilişkileri, aynı tür canlılar arasında da görülür. Bu ilişki, bir arada beslenme, besin yerini birbirlerine bildirme ya da tersi olarak besin içi birbirleriyle savaşma şeklinde kendini gösterir.
 
Üst