Sponsorlu Bağlantılar
Satanist ayinlerin en dehşet verici yönlerinden biri de, bu ayinlerde yalnız hayvanların değil insanların da canlarına kastedilmesidir Bu törenler sırasında tecavüze uğrayan genç kızlar olduğu, ritüeller için gerekli kanın bulunması amacıyla insanların dahi öldürüldüğü bilinen olaylardandır
Çoğu zaman da satanizmin vahşeti kişinin kendi canına kıymasına kadar ileri bir safhaya varabilmektedir Satanizmin insanlar üzerinde oluşturduğu manevi boşluk ve ruhsal dengesizlikler, kişinin bu akıl dışı öğretiler uğruna intihar etmesine sebebiyet vermektedir
Nasıl ki satanistler yaşam hakkında pek çok yanılgıya sahiplerse, ölüme ve ölümden sonrasına dair görüşleri de pek çok sapkınlık içermektedir Kimi satanistlere göre intihar, dünyada özlemini duydukları cehennem hayatına bir an önce kavuşmadır, kimilerine göre ise sözde cesaretlerini ve başkaldırılarını ispatladıkları bir tür 'gövde gösterisi' Oysa ölüm, bazı satanistlerin sandığı gibi, inkâr edenler için bir kurtuluş değil, çok daha zorlu ve sıkıntılı, üstelik sonsuz bir yaşamın başlangıcıdır Aynı şekilde intiharı bir tür 'başkaldırı' olarak görenler de büyük bir hataya düşmüşlerdir Üstelik Allah bir insanın kendi canına kıymaya kalkışmasını kesinlikle yasaklamıştır
İşte tüm bunlar şeytanın insanı ulaştırmak istediği korkunç sonun örneklerindendir Satanizme kendini kaptıran insan, aynen şeytanın istediği gibi, her türlü insani meziyetini kaybetmiş, vahşi, saldırgan, hayvan benzeri bir hal almıştır Dünya hayatındaki tüm geçici süslerin, şeytanın vaatlerinin bir deneme olduğunu fark edememiş ve bu yanlış zanlarının karşılığını en fazlasıyla almışlardır Allah Sebe Suresi'nde bu durumu bizlere şöyle açıklar:
Andolsun, İblis, kendileri hakkında zannını doğrulamış oldu, böylelikle iman eden bir grup dışında, ona uymuş oldular Oysa onun, kendilerine karşı hiçbir zorlayıcı-gücü yoktu; ancak Biz ahirete iman edeni, ondan kuşku içinde olandan ayırt etmek için (ona bu imkânı verdik) Senin Rabbin, her şeyin üzerinde gözetici-koruyucudur (Sebe Suresi, 20-21)
Üstelik bu sadece dünya hayatındaki sonlarıdır Allah'ın zikrinden yüz çevirmeleri, İlahi dinlere karşı savaş açmaları, insanları şeytana kulluk etmeye çağırmalarının karşılığını Rabbimizin katında acıklı bir azapla alacaklardır Allah Kuran'da bu konuyla ilgili olarak şu şekilde bildirir:
Gerçek şu ki, şeytan sizin düşmanınızdır, öyleyse siz de onu düşman edinin O, kendi grubunu, ancak çılgınca yanan ateşin halkından olmağa çağırır (Fatır Suresi, 6)
Andolsun Allah'a, senden önceki ümmetlere de (elçiler) gönderdik, fakat şeytan onlara yapıp ettiklerini süslü göstermiştir; bugün de onların velisi odur ve onlar için acı bir azab vardır (Nahl Suresi, 63)
Onlara; "Allah'ın indirdiklerine uyun" denildiğinde, derler ki; "Hayır, biz atalarımızı üzerinde bulduğumuz şeye uyarız" Şayet şeytan, onları çılgınca yanan ateşin azabına çağırmışsa da mı (buna uyacaklar)? (Lokman Suresi, 21)
İnsanlardan kimi, Allah hakkında bilgisi olmaksızın tartışır durur ve her azgın-kaypak şeytanının peşine düşer Ona yazılmıştır: "Kim onu veli edinirse, şüphesiz o (şeytan) onu şaşırtıp-saptırır ve onu çılgın ateşin azabına yöneltir" (Hac Suresi, 3-4)
Ancak cehennem azabıyla karşılaştıklarında satanistler bir şaşkınlık daha yaşayacaklardır Dünya hayatında peşinden gittikleri, telkinlerine kulak verip emirlerine itaat ettikleri, kendilerine bir veli ve dost olarak gördükleri şeytan onlardan uzaklaşmış ve onları yapayalnız bırakmıştır Şeytanın bu tavrına şahit olan inkârcılar çok büyük bir pişmanlık yaşayacak, ancak onlar için artık bir dönüş olmayacaktır O gün onların tevbeleri kabul edilmeyecek, tüm yapıp ettiklerinin karşılığını eksiksiz olarak alacaklardır Allah bu insanların durumunu ayetlerde şu şekilde bildirir:
O gün, zulmeden, ellerini (hınçla) ısırarak (şöyle) der: "Ah keşke, elçiyle birlikte bir yol edinmiş olsaydım, vah yazıklar bana, ne olurdu da filanı dost edinmeseydim Çünkü o, gerçekten bana geldikten sonra beni zikirden (Kuran'dan) saptırmış oldu Şeytan da insanı 'yapayalnız ve yardımsız" bırakandır" (Furkan Suresi, 27-29)
36- Birth of Tragedy, Issue No 4, November '86 - January '87
37- Birth of Tragedy, Issue No 4, November '86 - January '87
38- Tempo, 14-20 Şubat 2002, Sayı 7/740
39- http://wwwchurchofsatancom/ Pages/Youthletterhtml
40- http://wwwchurchofsatancom/ Pages/Youthletterhtml
41- Diyanet Avrupa, 15 Ocak-15 Şubat, 2002, Sayı 34, sf 33
42- Tempo, 14-20 Şubat 2002, Sayı 7/740
Çoğu zaman da satanizmin vahşeti kişinin kendi canına kıymasına kadar ileri bir safhaya varabilmektedir Satanizmin insanlar üzerinde oluşturduğu manevi boşluk ve ruhsal dengesizlikler, kişinin bu akıl dışı öğretiler uğruna intihar etmesine sebebiyet vermektedir
Nasıl ki satanistler yaşam hakkında pek çok yanılgıya sahiplerse, ölüme ve ölümden sonrasına dair görüşleri de pek çok sapkınlık içermektedir Kimi satanistlere göre intihar, dünyada özlemini duydukları cehennem hayatına bir an önce kavuşmadır, kimilerine göre ise sözde cesaretlerini ve başkaldırılarını ispatladıkları bir tür 'gövde gösterisi' Oysa ölüm, bazı satanistlerin sandığı gibi, inkâr edenler için bir kurtuluş değil, çok daha zorlu ve sıkıntılı, üstelik sonsuz bir yaşamın başlangıcıdır Aynı şekilde intiharı bir tür 'başkaldırı' olarak görenler de büyük bir hataya düşmüşlerdir Üstelik Allah bir insanın kendi canına kıymaya kalkışmasını kesinlikle yasaklamıştır
İşte tüm bunlar şeytanın insanı ulaştırmak istediği korkunç sonun örneklerindendir Satanizme kendini kaptıran insan, aynen şeytanın istediği gibi, her türlü insani meziyetini kaybetmiş, vahşi, saldırgan, hayvan benzeri bir hal almıştır Dünya hayatındaki tüm geçici süslerin, şeytanın vaatlerinin bir deneme olduğunu fark edememiş ve bu yanlış zanlarının karşılığını en fazlasıyla almışlardır Allah Sebe Suresi'nde bu durumu bizlere şöyle açıklar:
Andolsun, İblis, kendileri hakkında zannını doğrulamış oldu, böylelikle iman eden bir grup dışında, ona uymuş oldular Oysa onun, kendilerine karşı hiçbir zorlayıcı-gücü yoktu; ancak Biz ahirete iman edeni, ondan kuşku içinde olandan ayırt etmek için (ona bu imkânı verdik) Senin Rabbin, her şeyin üzerinde gözetici-koruyucudur (Sebe Suresi, 20-21)
Üstelik bu sadece dünya hayatındaki sonlarıdır Allah'ın zikrinden yüz çevirmeleri, İlahi dinlere karşı savaş açmaları, insanları şeytana kulluk etmeye çağırmalarının karşılığını Rabbimizin katında acıklı bir azapla alacaklardır Allah Kuran'da bu konuyla ilgili olarak şu şekilde bildirir:
Gerçek şu ki, şeytan sizin düşmanınızdır, öyleyse siz de onu düşman edinin O, kendi grubunu, ancak çılgınca yanan ateşin halkından olmağa çağırır (Fatır Suresi, 6)
Andolsun Allah'a, senden önceki ümmetlere de (elçiler) gönderdik, fakat şeytan onlara yapıp ettiklerini süslü göstermiştir; bugün de onların velisi odur ve onlar için acı bir azab vardır (Nahl Suresi, 63)
Onlara; "Allah'ın indirdiklerine uyun" denildiğinde, derler ki; "Hayır, biz atalarımızı üzerinde bulduğumuz şeye uyarız" Şayet şeytan, onları çılgınca yanan ateşin azabına çağırmışsa da mı (buna uyacaklar)? (Lokman Suresi, 21)
İnsanlardan kimi, Allah hakkında bilgisi olmaksızın tartışır durur ve her azgın-kaypak şeytanının peşine düşer Ona yazılmıştır: "Kim onu veli edinirse, şüphesiz o (şeytan) onu şaşırtıp-saptırır ve onu çılgın ateşin azabına yöneltir" (Hac Suresi, 3-4)
Ancak cehennem azabıyla karşılaştıklarında satanistler bir şaşkınlık daha yaşayacaklardır Dünya hayatında peşinden gittikleri, telkinlerine kulak verip emirlerine itaat ettikleri, kendilerine bir veli ve dost olarak gördükleri şeytan onlardan uzaklaşmış ve onları yapayalnız bırakmıştır Şeytanın bu tavrına şahit olan inkârcılar çok büyük bir pişmanlık yaşayacak, ancak onlar için artık bir dönüş olmayacaktır O gün onların tevbeleri kabul edilmeyecek, tüm yapıp ettiklerinin karşılığını eksiksiz olarak alacaklardır Allah bu insanların durumunu ayetlerde şu şekilde bildirir:
O gün, zulmeden, ellerini (hınçla) ısırarak (şöyle) der: "Ah keşke, elçiyle birlikte bir yol edinmiş olsaydım, vah yazıklar bana, ne olurdu da filanı dost edinmeseydim Çünkü o, gerçekten bana geldikten sonra beni zikirden (Kuran'dan) saptırmış oldu Şeytan da insanı 'yapayalnız ve yardımsız" bırakandır" (Furkan Suresi, 27-29)
36- Birth of Tragedy, Issue No 4, November '86 - January '87
37- Birth of Tragedy, Issue No 4, November '86 - January '87
38- Tempo, 14-20 Şubat 2002, Sayı 7/740
39- http://wwwchurchofsatancom/ Pages/Youthletterhtml
40- http://wwwchurchofsatancom/ Pages/Youthletterhtml
41- Diyanet Avrupa, 15 Ocak-15 Şubat, 2002, Sayı 34, sf 33
42- Tempo, 14-20 Şubat 2002, Sayı 7/740