Mevlâna Celâleddin-i Rûmî'den Özlü Sözler

DeMSaL

Özel Üye
#1
Sponsorlu Bağlantılar
Mevlana'dan Sözler - Mevlana'dan Özlü Sözler - Ibretlik Sözler - Mevlana'dan Ask Sözleri - Mevlana'nin Anlamli Sözleri - Mevlana Sözleri






A kardeş, keskin kılıcın üzerine atılmadasın, tövbe ve kulluk kalkanını almadan gitme.
Acele şeytan hilesidir, sabır ve tedbir Allah lütfu.
Açlık, ilaçların padişahıdır. Hekimler niye perhiz verir düşünsene.
Adam savaşmakla çetin er sayılmaz, öfkelendiği zaman kendini tutabilendir çetin.
Aklın varsa bir başka akılla dost ol da, işlerini danışarak yap.
Allah merhalesinde akıl beygirine yol yoktur.
Allah üstünlük bakımından göz yaşını şehitlerin kanı ile eş tuttu.
Allah’a şükür, rızkı artırır.
Allah'ım sen kimi dertle hasta etmek dilersen ona ağlayış kapısını kapatırsın. Kimi de beladan kurtarmak dilersen gönlüne sızlanma ve ağlayış verirsin.
Akıl padişahı kafesi kırdı mı, kuşların her biri bir yöne uçar.
Altın ne oluyor, can ne oluyor, inci, mercan da nedir bir sevgiye harcanmadıktan, bir sevgiliye feda edilmedikten sonra.
Aynı dili konuşanlar değil, aynı duyguları paylaşanlar anlaşabilir.
Ayrılık içinde insanın gözünü açıp kapayıncaya kadar geçen zaman yıl gibi gelir.
Aşk, davaya benzer, cefa çekmek de şahide. Şahidin yoksa davayı kazanamazsın ki!
Aşk, öyle engin bir denizdir ki, ne başlangıcı ne de sonu vardır.
Aşıkların gönüllerinin yanışıyla gözyaşları olmasaydı, dünyada su da olmazdı, ateş de.
Adalet nedir? Her şeyi yerine koymak. Zulüm nedir? Bir şeyi yerine koymamak, başka yere koymak.
Aklın yoksa yandın, ya kalbin yoksa o zaman sen zaten yoksun ki
Akıllı insan düşündüğü herşeyi söylemez, fakat söylediği herşeyi düşünür.



Başta dönüp koşan nice bilgiler, nice hünerler vardır ki, insan onunla baş olmak isterse, baş elden gider. Başının gitmesini istemiyorsan ayak ol.
Bir adamın camilere alıştığını görürseniz, imanlı olduğuna şahitlik ediniz.
Büyük Allah’tan bizler niye terbiye isteriz? Çünkü terbiyesizler, Allah’ın lütfundan mahrumdurlar. Terbiyesiz, yalnız kendine kötülük etmez, bütün utanç ve erdem ufuklarını ateşler.
Başkalarına imrenme, çok kimseler var ki senin hayatına imreniyorlar.
Beri gel, beri!
Daha da beri! Niceye şu yol vuruculuk?
Madem ki sen bensin, ben de senim, niceye şu senlik benlik?
Bilgi, sınırı olmayan bir denizdir. Bilgi dileyense denizlere dalan bir dalgıçtır.
Bir katre olma, kendini deniz haline getir
Madem ki denizi özlüyorsun, katreliği yok et gitsin
Bir kimseyi tanımak istiyorsan, düşüp kalktığı arkadaşlarına bak.
Bir mum diğer bir mumu tutuşturmakla, ışığından bir şey kaybetmez.
Birisi güzel bir söz söylüyorsa bu, dinleyenin dinlemesinden, anlamasından ileri gelir.
Biz güzeliz, sen de güzelleş, beze kendini.
Bizim huyumuzla huylan, bize alış başkalarına değil.
Bütün kâinat birbirine sevgi ile bağlanmış.
Sevgini vermesini öğren.
Çünkü gönlün anlasın ki hepsine yer varmış.
Sevgisiz insandan dünya, unutma ki korkarmış.
Bulutlar ağlamasa yeşillikler nasıl güler?
Bülbüllerin güzel sesleri beğenilir de bu yüzden kafes çeker onları. Ama kuzgunla baykuşu kim kor kafese?



Canım tenimde oldukça Kur’ân’ın kölesiyim. Ben Hakk’ın seçkin peygamberi Muhammed’in yolunun toprağıyım. Her kim bundan başka benden bir söz naklederse, ona çok üzülür ve o sözden de çok üzüntü duyarım.
Cenab-ı Hakk kâfir için necis dedi. Fakat dikkat et ki; kâfirlerin dışı pis değildir. O pislik onların din ve ahlakındadır.
Cahil olanların merhameti ve lütfu azdır.
Cahil kimsenin yanında kitap gibi sessiz ol.
Cibilliyetsize ilim öğretmek, eşkıyanın eline kılıç vermektedir.



Çalış çabala da nura ulaş. Pekmez içinde ne kaynatılırsa pekmez lezzeti alır. Havuç, elma, ayva, ceviz pekmezde kaynasa pekmez tadı alır. Bilgi nura karışırsa inatçı ve kötü kişiler bile bilgiden nur bulurlar.



Din düşmanlarının başına kılınç ol, kurt gibilere ateş saç; çünkü onlar, Yusuf düşmanıdırlar.
Denizin dibinde incilerle taşlar karışık olarak bulunurlar, övülecek şeyler de kusur ve yanlışların arasında bulunurlar.
Dert, insanı yokluğa götüren rahvan attır.
Dikenden gül bitiren, kışı da bahar haline döndürür. Selviyi hür bir halde yücelten, kederi de sevinç haline sokabilir.
Dünle beraber gitti düne ait ne varsa, bugün yeni şeyler söylemek gerek.
Dünya tuzaktır. Yemi de istek. İstek tuzaklarından kaçının.
Denizde inciler derinde olur. Çerçöp sahilde olur.



Eğer müslümanca yaşamak istersen Kur’ân’a sarıl; çünkü, onsuz islami hayat mümkün değildir.
Eğer bir Türk seslenirse, Tanrı korusun, köpek değil erkek aslan bile kan kusar.
Eğer sen, can konağını arıyorsan, bil ki, sen cansın. Eğer bir lokma ekmek peşinde koşuyorsan, sen bir ekmeksin. Bu gizli, bu nükteli sözün manasına akıl erdirirsen, anlarsın ki, aradığın ancak sensin sen.
Ehil olmayanlara sabretmek ehil olanları parlatır.
Eşeğe, katır boncuğuyla inci birdir. Zaten o eşek, inciyle denizin varlığından da şüphe eder.
Eşekten şeker esirgenmez ama eşek yaratılışı bakımından otu beğenir.
Ey Müslüman, edep nedir diye sorarsan bil ki edep, her edepsizin edepsizliğine katlanmaktır.
Ey Zulümle bir kuyu kazan! Sen kendin için tuzak hazırlıyorsun.
Ey arkadaş, sufi, bulunduğu vaktin oğludur. Bu iş yarın olsun yarına kalsın demek, tarikat anlayışına uymaz.



Filozofların felsefesi, insanoğlunun zan ve şüphesini artırır. İslam’ın hikmeti ise, insanı yücelere ulaştırır.



Gel, gel, ne olursan ol yine gel,
İster kafir, ister mecusi, ister puta tapan ol yine gel,
Bizim dergahımız, umitsizlik dergahı değildir,
Yüz kere tövbeni bozmuş olsan da yine gel.
Gelin bağa yeşiller kuşanan doğayı görün. Her köşede bir çiçek dükkanı açan doğayı görün. Güller gülerek sesleniyor bülbüllere: Susun, susarak doğayı görün.
Genişlik, sabırdan doğar.
Gerçek aşkta ne vefa vardır ne cefa.
Gönül nuru olmayan gönül, gönül değildir. Bedende ruh yoksa topraktır.
Gördün ya beni gamdan başka kimse hatırlamıyor, gama binlerce defa aferin.
Gözünün cevherini nerede eskittin, beş duyunu nerelerde kullandın.
Gözünüzü açıp Kur’ân’a bakınız. Allah kelâmı olan kur’an’ın tüm ayetleri edep öğretmektedir.
Gül düşünür, gülistan olursun. Diken düşünür, dikenlik olursun!
Gülün dikene katlanması, onu güzel kokulu yaptı
Güneş olmak ve altın ışıklar halinde
Ummanlara ve çöllere saçılmak isterdim
Gece esen ve suçsuzların ahına karışan
Yüz rüzgarı olmak isterdim.
Gürzü kendine vur. Benliğini, varlığını kır gitsin. Çünkü bu ten gözü, kulağa tıkanmış pamuğa benzer.
Güzel yüz aynaya âşıktır.



Hamdım, piştim, yandım.
Hak'tan bahar fermanı gelmedikçe, toprak sırrını açmaz.
Hayatının gidişi, Hz.Muhammed’in sünnetinden sapmasın. Onu bırakma! Aklına ve hünerine az güven!
Hayatı sen aldıktan sonra ölmek, şeker gibi tatlı şeydir
Seninle olduktan sonra ölüm, tatlı candan daha tatlıdır.
Hem gam çağında, hem esenlik çağında Allah’a dayanmadan, tümden ona teslim olmadan başka her şey düzendir, tuzaktır.
Her dil, gönlün perdesidir. Perde kımıldadı mı, sırlara ulaşılır.
Her insan bir alemdir. İnsan düşünceden ibarettir, geri kalan et ve sinirdir.
Her rüzgarla otlar gibi sallanırsan, dağlar kadar olsan da bir ota değmezsin.
Her şey kader ile takdir edilmiştir. Kısmetine razı ol ki rahat edesin.
Her zaman doğruyu söyle, ama her zaman her doğruyu değil.
Herkes aynı fikirdeyse, hiç kimse yeterince düşünmüyor demektir.
Herkesin bakmadığı yönden bak dünyaya.
Herşeyi, aramadıkça bulamazsın; fakat bu dost başka; bunu bulmadan arayamazsın.
Hırs insanı kör ve ahmak eder. Bilgisiz hale sokar da ölümü kolaylaştırır.
Hiçbir ölü öldüğüne hayıflanmaz, sadece azığının azlığına hayıflanır. Ölen kuyudan ovaya çıkmış demektir


Irmak suyunu tümden içmenin imkanı yok ama susuzluğu giderecek kadar içmemenin de imkanı yok.
Irz ve namustan mahrum olanlar, millet ve vatan hissi taşımazlar; böylelerinden sakınılmalıdır.



İki parmağının ucunu gözüne koy. Bir şey görebiliyor musun dünyadan? Sen göremiyorsun diye bu alem yok değildir.
İnsan dostunun huyunu alır.
İnsanlar, güller arasında dikenler bulunduğundan şikayet edeceklerine, dikenler arasında güller yaratıldığına şükretmelidir.
İnsanları iyi tanıyın, her insani fena bilip kötülemeyin, her insanı da iyi bilip övmeyin.
İnsan gözden ibarettir aslında, geri kalan cesettir. Göz ise ancak gerçek dostu görendir.
İyi dostu olanın aynaya gereksinimi yoktur.
İnanan kişi, işlerini Allah emretti diye yapar. İnanmayan ise, mücadele ve gösteriş olsun diye yapar. Böyle inatçı kişilerin başlarına toprak saç.



Kabuğu kırılan sedef üzüntü vermesin sana, içinde inci vardır.
Kargalar gülistanı işgal ettiklerinde bülbüller siner ve susar.
Kadınlarda hayvani sıfat fazladır. Çünkü kadın koku ve renge fazlaca meyleder.
Kendi körlüğünü tedavi etmeye çalış, yoksa alem hep O'dur, fakat O'nu görecek göz olmalıdır.
Kim benliğinden kurtulursa bütün benlikler onun olur. Kendisine dost olmayan herkese dost kesilir. Nakışsız ayna olur, tüm nakışlar onda seyredilir.
Kim daha güzelse kıskançlığı daha fazla olur. Kıskançlık ateşten meydana gelir.
Kim sabrederse rızkı gelir ona. Aşırı hırsla çalışma ve çabalama sabırsızlıktır.
Kim zahmet çekerse defineyi elde eder.
Kimde bir güzellik varsa bilsin ki ödünçtür.
Korkunç bir kurban bayramı olan kıyamet günü, inananlara bayram günüdür, öküzlere ölüm günü.
Kötü zanda bulunan kişi çirkindir. Aslında o kendi içini vurur karşıya.
Kötülerin övülmesi arşı titretir.
Kötülük insana tamahtan gelir. Kanaatten kimse ölmedi, hırsla da kimse padişah olmadı.
Kızgınlıkla gönüllere ateş saldın mı, cehennem ateşinin aslı oldun gitti.
Kuzgun, bağda kuzgunca bağırır. Ama bülbül, kuzgun bağırıyor diye güzelim sesini keser mi hiç?
Kötü huy kılavuzun oldukça mutlu olacağım sanma! Sen sabaha kadar gaflet uykusundasın, ömür ise kısadır. Korkarım ki,sen bu uykudan uyanınca gündüz olur.
Kurdun kuzuyu yemeye niyetlenmesinde şaşılacak bir şey yoktur. Şaşılacak olan odur ki bu kuzu, kurda gönül bağlamış, aşık olmuştur.



Leş, bize göre rezildir ama, domuza, köpeğe şekerdir, helvadır.



Muhabbet ve merhamet, insanlığın; hiddet ve şehvet de hayvanların sıfatlarıdır.
Madem ki rızkı taksim eden O’dur, o halde şikâyet küfürdür. Sabır gerekir. Sabır, genişliğe ulaşmanın anahtarıdır. Allah’tan başka herkes düşmandır. Sen asıl dostu düşmanlara şikâyet eder, halinden sızlanırsın öyle mi? Padişah köleye şikayet edilir mi? Akıllı ol.
Meyve ekşi bile olsa, olmadıkça ona ham derler.
Mideyi bırak da gönül tarafına salın. Salın da Allah’tan perdesiz selam alasın.
Münafığın özrü kabul edilmez. Çünkü o özür dilindedir kalbinde değil.

 
Üst